Ancak günümüz koşullarında kişilerin birbirlerinin yaptıklarından en azından haberdar olması lazım ki; belki bizde onlardan etkilenip bir şeyler yapmaya karar veririz.
Bütün bunları neden anlattığıma gelirsek; yakın zamanda Filistin de büyük acılar yaşandığını biliyorsunuz…
Kime sorsak aynı duyguyu paylaşıyor ve buna sebep olanları lanetliyor; bazı malları boykot ederek destek vermeye çalışıyor. Hiçbir şey yapmamaktan iyidir elbette.
Ancak; bu durumdan mağdur olan insanların, manevi desteğin yanı sıra maddi olarak ta desteğe ihtiyaç duyduğunu biliyoruz (ilaç olsun gıda olsun giysi olsun yada her neyse)
Bizzat oraya yardım götürecek imkanımız yok! Ancak buna yardımcı olan pek çok dernek var. Sitelerine girince online bağış imkanı da var. Bende bağış yapmayı düşünüyorum ancak hesapta bir sorun oluştu ve internetten para gönderemedim.
Neyse bankaya gittim ve üç ayrı derneğe Filistin için bağışta bulundum. Banka görevlisi oldukça ciddi biçimde “Siz öğretmen misiniz? “dedi.
Böyle düşünmekte haklıydı ; ancak okulda toplanan paraların yardım derneklerine yatırıldığını görmüş; benim bağışımın bireysel bir hareket olacağını düşünmemişti!
İnanın insan olarak çok üzüldüm; yeri geldiğinde mangalda kül bırakmayan bizler neden konu paraya gelince bu kadar ketum oluyoruz?
Bize bu nimetleri veren; elbet istediği an onu bizim elimizden alabilirde.
Bu gün o insanlar yardıma muhtaç ve bizim; az veya çok elimizden ne geliyorsa yardım etmek üzerimize borç.
Cömertlik çok güzel bir vasıftır, ve Allah rızası için verilen şeyler eksilmez aksine bereket olarak bize geri döner.
(not: Ziraat bankasına gittiğiniz zaman havale masrafı ödemeksizin pek çok derneğe bağışta bulunabiliyorsunuz!)
Evet bu konuyu da araya katıştırdıktan sonra gelelim ocak ayında kontrole :)

Bu kovana arı silktiğimde neredeyse bir avuç arı vardı. Şimdi yaşaması mucize İnşallah bahara kat atacağım:)
Çerçevelerin ölçüsü bir karışımdan az büyük. Bu arada ne kadar cesur olduğum gözükmekte. Ufaklıkları çıplak elle değil ama muayene eldiveniyle açabiliyorum:) Benim için süper bir gelişme. Diğer kovanları kalın eldivenle açıyorum çünkü !
Tabii şu anda üzerimde maskede var onu görmüyorsunuz:)




Sonra buda yetmedi çok fazla hareket olmayan bir kovanı açtım. Durumunu merak ettim. Göbekte günlük yumurtalı gözler gördüm. Bal stoğu yerinde.
Hatta sanıyorum ki bu bal mevzusunu ben fazla abarttım. Arılar bu balları yemezlerse yavru yapacak yeri biraz zor bulurlar! Buda yanlış bir uygulama.
Arıların kış salkımı yapması için çerçevede boşluklar olması gerektiği söylenir; ben aç kalmasınlar diye bloke çerçeveleri kovanlara verdim. Kovanların bazıları mum kırıntısı atıyor ki açlıktan değil yer açmak için tırmalıyorlar!
Havalar mevsim normallerinde değil. Buğday tarlaları yağmur ve güzel havadan çoşmuş vaziyette. Ağaçlar kabarma yapmış arılar yavruya başlamış. Henüz ocak ayındayız? Eğer hava böyle giderde sonra iyi bir ayaz yaparsa meyve falan hiçbir şey kalmaz. Ne yapalım bizde kalanlarla idare ederiz:)
Kovanlarımın giriş delikleri oldukça açık konumda. Nem olmasın diye havalandırıyordum. Şimdi yavru başlamış daraltayım mı; daraltmayım mı karar veremedim?